Ölüler için Oda Müziği
Yavaşlık-sanrı, kaybetmek, ulaşamamak, Allegro diye başlar şair, her bir şiirsel yan anlamlar baştan göz önüne alındığı gibi, yaşanmışlık anlamı var etmektedir. Sorgulanması gerekense başarıları oluşturur. Planlanmayan soyut olan yazgı mıdır, sorusu sorulur, soru açıktır, ancak ayrımlı olarak doğrudan hayatın içinde varolur, varoluş yazgının devamlılığı ile etik noksanlık idenin sorunudur.bir alışkanlık mıdır ölüleriniz sorunun yanıtı bir nelik değildir ta başından beri. Tinin tözle birleşince oluşan yalnız kendi ölüleriniz değildir nasıl olsa. Bütün olarak herkes aynı soruyu sorar yanıtı ise bellidir, ayrıma varmaksızın geistin noksanlığı. “kim çoğaltıyor ölümü”(x)
-beklememenin kederi...
Yavaşlık-sanrı, kaybetmek, ulaşamamak, Allegro diye başlar şair, her bir şiirsel yan anlamlar baştan göz önüne alındığı gibi, yaşanmışlık anlamı var etmektedir. Sorgulanması gerekense başarıları oluşturur. Planlanmayan soyut olan yazgı mıdır, sorusu sorulur, soru açıktır, ancak ayrımlı olarak doğrudan hayatın içinde varolur, varoluş yazgının devamlılığı ile etik noksanlık idenin sorunudur.bir alışkanlık mıdır ölüleriniz sorunun yanıtı bir nelik değildir ta başından beri. Tinin tözle birleşince oluşan yalnız kendi ölüleriniz değildir nasıl olsa. Bütün olarak herkes aynı soruyu sorar yanıtı ise bellidir, ayrıma varmaksızın geistin noksanlığı. “kim çoğaltıyor ölümü”(x)
-beklememenin kederi...
Bilgi hala ötekindedir çünkü, ötekinin bilgisi ise eski olandan kaynaklanır, geistin başkasında yaptığı, bilisizlikle doğrudan bağlantılıdır. geleneğin anlaşılmadan toylukla yok eden bir düşünceye dönüşmesi, ötekinin yanıtlarının dikkatle incelenmesini gerektirir. Perspektif yeni bir sorunun sorulmasını gerektirmeyebilir, incelenmesi gereken bilinmeyene bakıştır, bilinenle birlikte var olduğuna göre eski olanın dikkate değer yönlerinde var olur, eskinin yaktığı yeniye bir kapı açabilecekmidir, evet, biçim-çizgi var olabilir, denklemin olumsuzluğu beceriksiz bir çözümleme değilse. ilk ölümle ölünse belki/dünya hali der geçerdik/fermanla ıslah oldu şükür/tarih: yaşanmazsa iyileşir.
Var etmek taşınan bilginin olumsuzluğunda ise hatalı anlayış yazgıya dönüşür, olumsuz bir boşlukta gezinmek, neyse ki hatalardan ders alan birileri çıkmaktadır, yoksa “gelişim” meydana gelmez.
Geçmişin istenci şaire nasıl bir yol gösterecek, asıl bilgiye ulaşmak dilin kendine yol açması beklenir böylece “gerçeklik” farklılaşır. giden gelene şöyle der: belki- / kalan mı? Kalın defter karalar... Yaşamın en ölümcül yerlerinden çıkan, yaşamla beraber değildir, o da ölümün parçasıdır, varolanın nasıl belirdiği belirsizse, belirsizlik, yaşamı değil ölümü getirir. Bu yeni bir yaratıyı oluşturur, meydana getirir, fakat yeterli midir, öte-dil burada devreye girer,. Öteki bunun ayrımındadır, ötekinin bulunmadığı yerde o başkası değildir. Bu adlandırma dikeydir, şiir yatay düzlemde yaşamla birliktedir bir nebze. Tarih yazımı başlamıştır, derli topludur, dingin bir makamda kendini bulmaya çalışır, yazgının oluşumu tarihe bir soru sorar, yolculuğun devamı ile ilgili bir soru hayatın anlamı. kuşkudur ve kanıtlar bunu fotoğraf.
Hayatın anlamı tarihle buluşmuştur, şairin varoluşu tarihle ortaya çıkar, ayna ise şairin tarihini sorguladığı yer olarak. Buradaki sorgulama dikkatli bir alımlayıcı olması gereken kişiye bir kez daha sorar, sözler nedir, sözler azınlık sevinci gibi gizli, ya da sözler; yeryüzünü açıkta bırakan kilit-. Anlamla karşılaşıldığında gök ve yer kişiye göre’dir zaten, tarihin başkalarında varoluşu düş ve gerçeğin sorgulanışına dönüşür. Sorgulanan yer, sorgulanan yer dünyadır, “güzel” dünya, “ideal dünya”. Anlamla göstergenin buluştuğu bir dünya. Şiirsel dil, bu boşluğu her dem yenilenen bir anlayışla adlandırır.(paul de mann). Bu bir inanma halidir, inanılansa imlenen değil, dinginliğin savaşımıdır, öteki ise yapıt dışında bir savaş halindedir, dinginlik ister istemez yaşanan yerin dışını görememeyi, görmemeyi getirir, öyle değildir, sonuçta savaşım tek başına yürümeyebilir, birleşim yeri, ortaklık vardır, kaygı henüz dinginken erince ulaşır. “Zor” dizelere hazır olun, şair “zorlu” dizelerle başlar betiğe ve öyle biter.