Bilinç ne denli önemli. Gece!

Naif Haller


Pek çok kez çocukluğumuzla/geçmişimizle ilgili kısa bir ânın yaşantımızın ‘derin’ bir yerinde olduğunu hissetmişizdir. Bu demek ki felsefi bir birikimden çok patolojik bir durumun belirtisi olarak karşımıza çıkar. Bu karşılaştığımız durum Blumberg’e göre “harfiyen anlaşılmış bir kurtarılma vaadi” dir. Biliriz ki bir “Hababam Sınıfı” filmi patolojik/psikolojik olan ‘ortak anı’mızın kurtarılmasıdır, geçmişi yeniden tecrübe etme isteğimiz bundan kaynaklanır.

Kaç gündür televizyonda bilmem kaçıncı şehzadenin ‘yüce imparator ?!’ tarafından öldürülmesine tanıklık ediyorum. Önemli varsaydığımız veya Ben öyle sanıyormuşum kişiler bir diziden bahsederek haber bültenlerinde zamanımızı kurcalıyorlar. Toplumumuz, demek ki bu kadar geriye gidebildiğine göre ‘ortak bilinç’ oluşturabilmiş, ortak tarihte oluşturabilmiş, gerçek ah gerçek, kronolojimiz ne kadar hasta, yeter ki geçmişteki erkimiz vaat edilsin. Hababam Sınıfı’nın yaramaz çocukları haklı mıydı yoksa tembellik konusunda?


Çizim: Ertem Eğilmez’in doğum günü için yapılan google şeysi…