Bilinç ne denli önemli. Gece!

GASPAR





Bu ressamda beni çeken bir şey var. Benim dışımda da yer edinmiş olacak ki, Örümcek Adam’ın ilk filminde de onun resimlerinden esinlenilmiş/alınmış bir sahne –evet neredeyse birebir kopyası- yer alıyor.

Benim yer verdiğim resmi ise Gaspar David, kardeşinin ölümünden sonra, tuale aktarmış. Zeminin birden kaybolması, kırılıp, yiten, neredeyse, ortadan kaybolan bir gemi; az sonra kaybolacağını tahmin ettiğimiz gemi zaten, dikkat edilmezse görünmeyecek neredeyse, buzların arasında dikkatli bir göz bile soğuğun payına ulaşıyor.

Varsıl olamayan bir alanın canlandırılmasının nedeni, ressamın, ulaşmaya çalıştığı bir yerde kaybolmasıyla mı ilintili, kestirmek zor, bilinen yaklaşım varsa, her şeyin gereksiz yere zorlanması, doğa içinde bu zorlanmanın, kabulün oldukça gereksiz olduğu.

Gaspar’ın dünyası, yeterince karışık, kendimi daha fazla huzursuz etmek de istemiyorum,
–her satır yazdığımda ben huzursuz oluyorum-. Romantizm’in doruklarında gezen ressam, sıradanlığı bir şekilde aşmış, güncel olanla, Gaspar, hayal dünyasında yer almak isteyenlerin aradığı bir ressam olmayı sürdürecek gibi. Benim gibi “gerçek”e bağlı olanları da bir şekilde dünyasına çekecek, resmi çözmek için.

Yazı, hiç!