Padişah ve çevresinin Avrupa ile olan etkileri şüphesiz Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk günlerinden beri bilinmektedir. Ancak Jön Türkler bu etkiyi başka bir konuma taşımışlardır şüphesiz. İlk özgürlük ve ilerleme istekleri kimlerden geldi acaba, halk arasında, çağdaşlaşma düzleminde?
Osmanlı İmparatorluğu’nun yapısının gittikçe çözülmesi, teknik ve kültürel gerileme, İkinci Mahmud’un, Avrupa teknik birikimini elde etmeye çalışması ile, Jön Türk diye adlandırılan, bilgili, devlet sorunlarıyla ile ilgilenen gençlerin, ortaya çıkmasında şüphesiz çok önemlidir. Jön Türkler, Çağdaş Cumhuriyet’in ilk habercileriydiler.
Cumhuriyet’le birlikte, Jön Türk, Tanzimat, Meşrutiyet’in kazanımları gerçek olacak, büyük önderin ve arkadaşlarının da içinden geldiği çağdaşlaşma gerçekleşecektir. Demek ki, Atatürk ve arkadaşları tepeden inme bir vaka ile ortaya çıkmamışlardır, öncesi vardır, bir durum/devlete dönüşen Osmanlı İmparatorluğu’nu, gerçek bir devlete dönüştürmüşlerdir.
Jön Türkler’in yazınla ilgili yenilikleri nelerdir: Ağır ağır kırılmaya başlayan Divan Edebiyatı’dır. Namık Kemal, Tevfik Fikret’le doruğa ulaşan bir Modern Yazın’ın ilk habercileridir. Jön Türkler, kız çocuklarının çağdaş eğitimden geçirilmesi, yabancı dil bilmesi gerektiğinin öncüleridirler. İttihad ve Terakki’nin yol arkadaşlarıdırlar.
ABD, Avrupa’da, Türkiye’de, İttihad Terakki’yi suçlayan, Jön Türkleri aşağılayan (bohemlikle suçlayan), Atatürk’e küfredenler, Büyük Ortadoğu Projesi’nin yürümesini arzu eden, Ilımlı İslam’ın ülkeye yerleşmesini isteyenlerdir.
Sözde Ermeni Soykırımı, çağdaş ülke seviyelerinden uzaklaşma, biraz da bu Ilımlı İslam diye nitelendirilen oyunun parçasıdır.
Şalvarlı, fesli geçmişi arzulayan, Osmanlı İmparatorluğu’nu geri getirmeyi arzulayanlar, başarılı olacaklar mı, yoksa sorun benim yazdığım gibi, tarihin saptırılıp, Cumhuriyet’in köksüzleştirilip, Osmanlı İmparatorluğu’nun dini siyasi bakış açısını getirip, çöle mahkum etmek mi, varın siz karar verin?
Not: Cumhuriyet Dönemi yazarlarını okuyanlar, (Yakup Kadri, Peyami Safa, Halide Edip…) benim anlattıklarımdan çok daha fazlasına ulaşabilirler. Peyami Safa’nın dönem ressamları ile ilişkisini incelerken, bu acılı sürecin (Osmanlının son dönemi) ne kadar üzücü olduğunun ayrımına vardım, eğer düşmanlarımız, suni din yaptırımlarını kullanmayı başarırlarsa, o sürece geri döneceğiz şüphesiz.