Remzi
Yağcı-Fatih Hakan Kaya
![]() |
resim1 |
Mersin,
Mezitli, Soli Pompeiopolis Antik Liman Kenti’nde 2012 yılı kazıları, Prof. Dr.
Remzi Yağcı başkanlığında 1 Eski Çağ tarihi Profesörü, 1 Arş. Gör. 7 Arkeolog, 1 Mimar, 1 Harita mühendisi, 1 Restoratör, 7
arkeoloji öğrencisi ve 40 işçi ile 3 Temmuz-18 Ağustos tarihleri arasında
sürdürülmüştür. 2012 kazıları başlıca Kültür ve Turizm Bakanlığı, Mersin
Valiliği ve Mezitli Belediyesi tarafından ayrıca özel kurum ve kişilerce
desteklenmiştir[1].
Bu kurum ve kişilere teşekkür ederiz.
Soli
Pompeiopolis kazıları 2012 yılında önceki yıllardan farklı olarak iki bölgede
değil, üç bölgede gerçekleştirilmiştir. Soli Höyük, Sütunlu Cadde ve Milli
Egemenlik Caddesi.
Sütunlu Cadde
Kazı
programında da belirtildiği gibi Sütunlu caddede güney ucunda restorasyonu
tamamlanan alanın kuzeyinde B9-10, C10-11, D10-11, E7-10 ve F8-9 plan
karelerinde Roma tabakalarında kazı çalışmaları yapılmıştır (Res. 1). Bu plan kareler doğu portikonun iki yanında
yer almaktadır ve mekansal olarak ocak, havuz gibi mimari özellikler
göstermektedir. Havuz ve ocağın bulunduğu mekanlar restore edilen Roma
dükkanlarının devamı niteliğindedir. Ayrıca Sütunlu Cadde’nin içinde yol
blokajının tahrip olduğu yerlerde yapılan sondajlarda yazıtlı konsol (M.S. 1.
yy tarihlenen ve “Halk Meclisi Vali Oteibios Varus’u onurlandırır”) ve pişmiş
toprak künk sırası açığa çıkarılmıştır Bu mekanlardan Roma ve Hellenistik
Dönemlere tarihlenen küçük buluntular aşağıdaki gibi sayılabilir (Res. 1).:
1.
Hellenistik Dönemi: Pişmiş toprak kandiller,
parlak (Attika) sırlı kap parçaları.
2.
Roma Dönemi: Pişmiş toprak kandiller,
unguentariumlar, minyatür cam kase, pişmiş toprak kase ve tabaklar (terra
sigilata), pişmiş toprak figürin ve mermer heykel parçaları.
Bu
alandaki çalışmaların amacı hem arkeolojik bulguları açığa çıkarmak hem de
restorasyonun bu alanda sürdürülebilirliğinin araştırılmasıydı.
Soli Höyük
![]() |
resim 2 |
Soli
Höyükte 2012 de kazı çalışmaları geçen yılki kazıların devamı niteliğinde olup
Arkaik terasta G6 plan karesi ve çevresindeki servis yollarında sürdürülmüştür.
G6 ve çevresindeki kazılar önceki yıllarda ortaya çıkarılan mimariyi bütünler
niteliktedir. Özetle doğuya bakan odalar kompleksi ile içerde podyumlu, taş ve
çakıl döşemeli kuru örgü duvar tekniğinde yapılmış büyük bir mimari kompleksin
birbirine bitişik birimleridir. 2012 yılının en önemli buluntusu Ionia,
Phrygia, Lydia, Aolia ve Karia’da birçok merkezde örneği görülen Arkaik Dönem
tapınak mimarisine özgü kabartmalı bir levhadır (Res.
2). Pişmiş toprak bu levhada Atinalı Kahraman Theseus’un Minotauros’u
öldürdüğü sahne görülmektedir. Bu tip bir mücadele sahnesinin olasılıkla bir
başka kalıpta üretilmiş farklı bir parçası daha ortaya çıkmıştır. Ayrıca Arkaik
tabakanın içinden bazı Geç Geometrik
Dönem seramik parçaları gelmiştir.
Milli Egemenlik Caddesi
resim 3 |
Pompeiopolis’in
Batı surlarının dışında 1. derece sit alanına bitişik ve Milli Egemenlik
Caddesi olarak adlandırılan kesimden yol açılabilmesi için arkeolojik kazı
yapılmasına ilişkin kurul kararı üzerine yol güzergahında sondaj çalışmalarına
2012 yılında başlanmıştır. 40 gün boyunca sürdürülen kazılar sonucunda depremle
yıkılmış, içinde çevresi dairesel duvarlarla çevrili, yarısı kırık ve ağızları
baş aşağı olan üç büyük küp (dolium) ile duvar içinde ikinci kez kullanılmış
bir lahit teknesi, Roma ve Bizans sikkeleri ile tabanı pişmiş toprak kare
biçimli levhalarla döşenmiş büyük bir yapı kalıntısı açığa çıkarılmıştır. Bu
yapının Erken Bizans Dönemi’nde büyük bir deprem sonucu yıkıldığı
düşünülmektedir. Yapının gerçek işlevi gelecek yıllarda yapılacak kazılarla
anlaşılacaktır. Bu yapı Kilikia’da büyük depremler sonucu yıkılan yapılara
Pompeiopolis’te bulunmuş ikinci bir örnektir. Ayrıca antik dönem Anadolu depremleri
ve deprem tarihi için de önemli bir kanıttır (Res. 3).
Sonuç
olarak: 2012 Soli Pompeiopolis Kazıları Soli Höyük’te M.Ö. 7. ve 6. yy.’lardaki
kolonizasyonun varlığına ilişkin önemli bir kanıt olan bir pişmiş toprak
kaplama levhaları; Pompeiopolis Sütunlu Cadde’de mevcut restorasyonun
kuzeyindeki alanlarda yazıtlı konsol, ocak, havuz gibi Roma özelliği gösteren
arkeolojik veriler ile Milli Egemenlik Caddesi’nde anıtsal bir yapıyı Erken
Bizans Dönemi’nde yerle bir eden depremlerin varlığını ortaya çıkarmıştır.
[1]
Zülfikar Tümer İnşaat, Toros İnşaat (Nihat Taner), Sungurtaş (Teoman Sungur),
Şahin Yücesoy ve Kudret Odabaş.